11 Mart 2011 Cuma

Bize Eileen Khatchadourian’lar lâzım!

1915’le birlikte yok olan bir halk ve kültür… Ardında kalan, durmuş bir zamanda yaşayan insanlar, Ermeniler... Koskoca bir kültürden geriye ellerinde kalan birkaç güzel insanın ürettikleri… Edebiyatta yaşadıkları acıları anlatmaya, bununla var olmaya çalışanlar... Onlara en aşina melodiler ölülerin ardından yakılan ağıtlar… Yaşanan felaketi kabul ettirmek, öğretmek üzerine kurulu hayatlar… Ama aslında ne kadar anlatılsa da anlaşılamayacağı düşünülen acılar… Her kim yaşadıysa onlarda saklı kalanlar… Yaşanan travmalar, devreden travmalar, nesiller boyu sürüp giden tutulma halleri…

Üzerinden 96 yıl geçmiş olmasına rağmen anlatılamayan bir tabu olarak kalmıştır hayatımızda 1915. Anlatılamazlık ön koşulunu taşır her zaman.

Kültürel birikimleri, coğrafi bir birlikteliği olmayanların, farklı kültürler içerisinde, farklı şartlarda üretmeye çalıştıklarıdır bugün. Dağınık olmasından ötürü ortaya çıkabilecek farklılıklar, baki bir tutulma halinden ötürü ileriye dönük adımlara dönüşemezler. Eskiyi rafa kaldırmadan yeniye aç(a)mazlar kapılarını. Eskiyle yeni arasında bir köprü kurmaya çalışmak da yine kendilerinin yapabileceği bir şeydir. Eileen Khatchadourian da işte tam böyle bir köprünün kurucularındandır.




1915’te evinden alınarak Çankırı Kampı’na gönderilen ve akli dengesini kaybetmiş olarak kurtulmayı başaran en önemli Ermeni müzisyen Gomidas’ın eserleri yıllarca “Ermeni müziği”nin en bilinen ezgileri olmuştur. Hâlâ da öyledir… Hâlbuki 1915 yaşanmasa ve Gomidas bestelerine devam edebilseydi, belki de Ermeni halk ezgilerini Batılılaştırdığı için eleştirilere tabii tutulacak ve süreç daha doğal ilerleyebilecekti. Oysa öyle olmadı, yaşananlar Gomidas’ı ikonlaştırdı.

Lübnanlı bir Ermeni olan Elieen Khatchadourian en temel eserleri alıp rock müziğe uyarlamış ve köprüyü kısmen kurmuş bir isimdir. En bilinen ağıtlardan olan “Dle Yaman”ı dahi, olası eleştirilerden korkmadan yeniden düzenlemiş ve oldukça etkileyici bir müzik ortaya koymuştur. Bu uyarlamayı yaparken de ağırlıklı olarak Gomidas’ın eserlerini seçmiştir.

Peki, nedir o olası eleştiriler? Anlatılmazlığın türevi dokunulmazlık… Senelerce korunmuş olan, var olanı bozmak, mirasa saygısızlık etmek… Hâlbuki o tutulma halinin bir sonucu olarak sürekli eskiye bağlı kalıp, günü yakalayamama, yaşarken toprağa gömme halinden kurtulmanın bir yoludur, Khatchadourian’ın tercih ettiği.

Bu anlamda çok başarılı, örnek alınası güzel bir sestir… Eileen Khatchadourian bu yükü tek başına taşımıyor elbette. Bu yolu seçen, fakat bir elin parmaklarını geçemeyecek kadar grup/sanatçı var. Bu örneklerin çoğalması, var olan derdi aşmak için kurulması kaçınılmaz köprüyü sağlamlaştırıp, belki de neredeyse 80 sene önce başlaması gereken bu süreci ‘hızlandıracaktır’. Çünkü ancak o acının koynunda büyüyen, travmayı bir miras gibi ailelerinden devralan nesiller değiştirebilir bu tutulma halini… Velhasıl-ı kelam, bize, yeniliğe kapı açan daha çok ‘Eileen Khatchadourian’ lâzımdır…

Dle Yaman’ın en özgün yorumlarından birisi için:

Khatchadourian’ın Dle Yaman’ı maalesef internet ortamında bulunamadı.

Gomidas’ın eserlerinden biri olan, aşk şarkısı “Kele Kele”nin orijinal versiyonlarından birini dinlemek için: http://www.youtube.com/watch?v=yEFZ3JD3EMU


Tamar Nalcı

2 yorum:

az bilmiş özne dedi ki...

Bugun bizim bolumun cagdas klasik muzik orkestrasinin konseri vardi. Parcalardan birisi de Ermeni-Amerikan Charles Amirkhanian'in "Church Car"iydi. Alisilageldik muzik anlayisinin disina cikan bir eser ve Amirkhanian anladigim kadariyla, en azindan muziginde, Ermeni kulturunu kullanmiyor; ama sadece muzige odaklanirsam; beste vurgularin adeta bir perkusyon edasiyla verilisi, muzikal kompozisyonun gelisimi ve kelime secimlerini getirdigi absurd/mizahi icerik ile gercekten etkileyici...(Otomobiil!!) Acikcasi dinlerken aklima gelen ilk sey bu yaziydi geldi TmR!

Youtube'dan bulabildigim tek canli performans bu ama bence gayet iyi seslendirilmis:
http://www.youtube.com/watch?v=epPCEdnGNFA&NR=1

Amirkhanian ve muzikleri hakkinda kisa ama yerinde bir inceleme icin: http://www.newworldrecords.org/uploads/fileqjDg5.pdf

Yebaa!

Adsız dedi ki...

Kendisini tanımıyordum hiç... Amirkhanyan köprüyü aşıp yenilik denizinde yüzüyor direk! Ne güzel :)))

TmR / Թամար